30 Mayıs 2015 Cumartesi

BENDE KALAN MEKTUPLAR

bekir sıtkı erdoğan ile ilgili görsel sonucuBekir Sıtkı Erdoğan

1. Mektup

Dün bir dosttan, uzun bir mektup aldım
Beni anlatmış sana ve sen ona
"Unuttum artık onu" demişsin
Hem bu sözü gülerek
Medar-ı iftihar ile söylemişsin
Unutamazsın Nokta Noktam
Unutamazsın

Çünkü unutmak için
Önce unutulmak gerek
Oysaki sen
Hala bende esen
Eski kavak yelisin
Unutamazsın

Kan değil, tüküremezsin,
Ruj değil, silemezsin
Dişi dudaklarına, dişimle yazdığım
İki heceli erkek adımı
Unutamazsın Nokta Noktam

Unutamazsın
Seninle biz, hâlâ bir kabukta
İki badem içi gibiyiz
Baharsın; kokacaksın
Güneşsin; yakacaksın
Sabah yatağım kadar Rüya dolu
Sabah yatağım kadar sıcaksın
Unutamam
Unutamazsın

Şimdilik bu kadar
Öbür mektubuma
Daha diyeceklerim var
Darılma bana, gücenme sakın
Ankara günlerinin bembeyaz ufkundan
Binlerce selam sana


2. Mektup
Bahar başladı nokta noktam
Ankara'da bahar, veriminde toprak ana
Aylar var ki sana tek satır yazamadım
Oysaki şimdi mevsim bahar
Öpüşlerde adın, kokuşlarda tadın var
Artık yazmalıyım

Takvime baktım bu sabah
Ayrılalı beş ay olmuş
Düşün ki Nokta Noktam
Beş ay denilen nesne tam yüz elli gün eder
Bunca uzun ayrılıksa
İnan bana Nokta Noktam
İnsanı, her şeye küskün eder
İnan bana... Dargınlığım herkese
Ve tek hasretim sana
Düşünüyorum
Âşıklar pazarına çıkan yolu düşünüyorum
Bu yolun sağında yükselen
Her geçişinde penceresinden tebessümler gelen
Bahçesinde iri yedi veren
kayısı gülleri açan evi düşünüyorum
Bir türlü gelmiyor düşüncelerimin ardı
Ablan yanımda çorapsız gezerdi
Başörtüsüz annen

Düşünüyorum... Bu mevsimde baban,
Her akşam bir yerine iki içerdi.
Miyoplaşınca gözleri "Şair, iç be oğlum
bahar dişidir doğurur" derdi.
Bahar başladı Nokta Noktam.
Ankara'da bahar,
Gönül ufkunda yağmur bulutları
Cennet olsa artik sevmiyorum
Sevmiyorum sensiz baharı

3. mektup
Sen ey
Yirmi dört baharın en güzel süsü
Sen ey
Mutlu günlerimin mutlu türküsü
Sen ey
İlkyaz akşamları kadar güzel çocuk
Sen  ey
Altın gözlerinin hisli dünyası
Ölümsüz bir yolculuk yaratan
Sen ey
Çıplak bir hançer gibi
Boylu boyunca gönlümde yatan
Sen ey
Her şeyim olan her şey
Son mektubunda söz verdin
Tut diyorsun, unuttum
Unut diyorsun, unutmak mı
Güneş tekrar doğmayı unutabilir mi hiç
Gönül ferman dinlemez sözü unutulabilir mi hiç
Sen ey
Mutlu günlerimin mutlu türküsü
Sen ey
Her şeyim olan her şey

4. mektup
Bu gece Yılbaşı
Başkent’te kar yağıyor
Başkentte kar ve tütüyor gözlerimde
Küllenmiş bir mangal gibi
Eski hatıralar

Başkent’te kar yağıyor
Başkent’te kar
Bu gece yılbaşı.
Bilirsin ki Nokta Noktam
Yılbaşında hesaplanır
Çoğu zaman insanların yaşı
Bu gece yılbaşı
Tokmaklarda yirmi dört hece
Eğilip üstüme sessizce
Şehrin kule saati
Bilir misin Nokta Noktam
Bilir misin ne dedi
"Şair, kutlu olsun, yaş otuz yedi"
Ve bir el saçlarımdan tutarak kalbimi
Sana kadar sürükledi

Bu gece yılbaşı
Başkent ayakta
Çalınan Tuna dalgaları
Komşu plâkta.
Ne de kıvrak bu vals havası
Başladı yine gönlümün
On yıl evvel ki kanaması
Ne günlerdi o günler cancağızım

Ne günlerdi
Sen, on yedisinde
Sevgilerin birinde
Başı duman duman bir kız
Ben, yirminin üstünde
Gönlü gördüğü güzelliğe nişanlı
Ölesiye bir şair, ölesiye bir delikanlı
Ne çabuk geçti zaman
Hey gidi Dünya hey
Bu gece yılbaşı
Dışarıda kar yağıyor dışarıda kar
Ve tütüyor gözlerimde
Küllenmiş bir mangal gibi
Eski hatıralar

Köşede bir kırlent
Kırlentte bir resim.
Bartın'da bahar.
Elimle yapmışım
"asma köprüsünden" Kocanaz deresi
Sağda, ortaokul
Okulda, çocukların sesi
Solda, "Çakır beylerin" elma bahçesi
Derede bir kayık
Dümende ben
Küreklerde sen

Hava berrak
Hava ılık
Hava temiz
Ve sularda sarmaşan gölgemiz

Bu gece yılbaşı
Başkent ayakta
Çalınan Tuna dalgaları değil artık
Komşu plâkta
Gönlüm bu diyardan
Çok çok uzakta
Dışarıda kar yağıyor
Dışarıda kar
Ve tütüyor gözlerimde
Küllenmiş bir mangal gibi
Eski hatıralar

AÇIKLAMA

1. Bazı kayıtlarda şiirin adı:  NOKTA NOKTAM diye geçer.

2. Daha önce defterinde olan bu uzun şiiri Koyuncu Hoca, 3 Aralık 1993 tarihinde güncellemiştir. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder